Oksijen ile canlanıp güzeleşin

Aspects-Beauty-Salon-Ipswich-Header-ImageOksijen’in estetik uygulamalarda birkaç yıldan bu yana kullanılmakta olduğunu söyleyen Kadıköy Şifa Sağlık Grubu Kadıköy Hastanesi Medikal Estetik Uzmanı Dr. Okan YÜCEL, sağlanan teknolojik gelişmeler ile artık oksijenin dışarıdan değil de kan dolaşımı yardımı ile içeriden verilmesi ile bu etkinin çok daha hızlı ve güçlü olduğunu belirtiyor.

Oksijenin deri hücreleri açısından önemi çok uzun yıllardır biliniyor;  yoğun oksijen desteği, iyileşmesi güç yaraların kolayca iyileşmesini sağlıyor. Deriye dışarıdan uygulanan yüksek saflıkta oksijenin; arındırıcı, yenileyici ve deri hücrelerini tazeleyici özelliği birçok uzman tarafından kullanılıyor.

Gelişen teknoloji ile deriye oksijeni “dışarıdan” değil, kan dolaşımı yardımıyla “içerden” sağlanıyor.

“İÇERDEN” OKSİJEN DESTEĞİ uygulamaları cilt oksijenlenmesini tetikleyerek yüz, boyun, dekolte
ve eller için etkili bir tedavi sağlıyor.

  • Derinin kendi kendine oksijenlenmesini sağlar.
  • Optimal düzeyde temizlik ve eksfoliasyon sağlar.
  • Aktif etken maddelerin maksimum düzeyde infüzyonunu sağlar.
  • Derinin aktif biçimde beslenmesini sağlar.
  • Derinin gerginleşmesini sağlar.
  • Derinin sıkılaşmasını sağlar.
  • Güvenilir ve etkindir.
  • Sonuçları hemen ve daha uzun dönemde görülür.
  • Etkisi klinik olarak kanıtlanmıştır.
  • Kişiye özel bir bakım uygulaması geliştirilmesini sağlar.

Bu uygulama ince çizgileri ve kırışıklıkları yumuşatmak, gözenekleri küçültmek, matlaşmış cildi nemlendirmek, beslemek ve yeniden canlandırmak ve parıldayan dengeli, sağlıklı bir görünüm sağlamak üzere optimum sonuçlar verir.

  • Deriyi CANLANDIRIR ve ölü deri katmanını soyarak UYANDIRIR, bu arada deriyi BESLER, NEM ve OKSİJEN KAZANDIRIR, deride DAHA PARLAK ve CANLI bir görünüm sağlar.
  • Hızla ortaya çıkan gözle görülür sonuçlar sağlar.
  • Uzun dönemli sonuçlar sağlar.
  • Cildin güzel görünmesi istenen önemli günlerde ideal bir uygulamadır.

Oksijeni “dışarıdan” uygulamaya çalışmak yerine “içerden” cilde akışını sağlamak ciltte eşine az rastlanır bir ferahlık ve arınmanın yanı sıra bir çok ek fayda sunuyor. Bu işlem aynı zamanda derideki ölü hücre katmanının mekanik yolla sıyrılıp atılmasını sağlıyor. Diğer yandan jel oldukça zengin bir etken madde içeriğine sahip. Peptidler,

renk tonunu eşitleyici maddeler, vitaminler, bitkisel ekstrelerle dolu olan jel sağlanan oksijen desteği sayesinde “aç” hale gelmiş cildin mükemmel biçimde besliyor. Efervesan başlık ölü deri katmanının sıyrılıp atılmasını sağladığı için bu besinler derin katmanlara kolayca inebiliyor Bu besinler iki farklı jel aracılığıyla verilebiliyor, biri

Deri katmanlarını kontrollü biçimde ısıtarak kolajen lifleri gerginleştiren ve sıkılaştıran, cilde daha diri, dolgun, pürüzsüz bir görünüm veren Radyofrekans uygulaması da etkili, güvenilir ve acısız biçimde yapılabiliyor.

Bu işlemde amaç ölü hücre katmanının hafifçe soyularak atılması, parlak ve pürüzsüz bir deri görünümü elde edilmesidir. Cilt daima kendisine yönelen ışığı en iyi biçimde yansıtacak durumda olmalıdır, böylece daha genç ve daha bakımlı görünmesi sağlanabilecektir. Ayrıca ölü hücre katmanının sıyrılıp atılması cildi dışarıdan verilecek besleyici bileşenleri ve nemi daha iyi tutabilecek bir yapıya da

Ritim bozukluğu depresyona neden oluyor

depresyon-cocukKalbin normalden hızlı ya da yavaş çalışması olan ritim bozukluğu; tedavi edilmezse kişide panik atak, ölüm korkusu, depresyon gibi problemlerin yanı sıra ani ölümlere de yol açabiliyor.

Her yaşta görülebilen kalp ritim bozukluğu, hayatınız için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Ölümle sonuçlanabilen bu hastalıkta erken müdahale büyük önem taşıyor. Ritim bozukluklarının teşhisinde son dönemde yaygın olarak elektrofizyolojik çalışma (EPS) ve ablasyon tedavisi uygulanıyor. Hastalara kalıcı rahatlık sağlayan ve hastayı ilaç tedavisinden kurtaran bu yöntem, ritim bozukluğunun kaynağı konusunda bilgi vermenin yanı sıra hayati risk seviyenizi de ortaya koyuyor. Hastalık ve tedavi süreci hakkında Medical Park Uşak Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Okan Durmaz, şu bilgileri veriyor:

HAYAT KALİTESİNİ DÜŞÜRÜYOR

Kişi yaşadığı çarpıntı nedeniyle bir uzmana başvurduğunda çarpıntısız dönemde yapılan EKO, EKG, ritim holteri gibi tetkiklerde herhangi bir problem saptanmayabiliyor. Bu nedenle tedavi edilmeyen çarpıntı bir süre sonra kişide panik atak, ölüm korkusu, depresyon gibi problemler yaratarak hayat kalitenizi ve iş gücünüzü olumsuz etkileyebiliyor. Belirtileri arasında ise ani başlayan çarpıntı, düzensiz atışlar, birden başlayan ve sonlanan ataklar, teklemeler ve baş dönmeleri yer alıyor.

RİTİM BOZUKLUĞU RİSKİNİZİ ARAŞTIRIN

Kalbin elektro fizyolojisindeki anormallikler kalpte ritim bozukluklarına neden oluyor. Bu ritim bozuklukları; hızlı ya da yavaş kalp atışlarına, bayılmalara, ani ölümlere sebebiyet verebiliyor. Ailenizde veya yakın akrabalarınızda ani ölüm vakaları, uykusunda ölenler, bayılma atakları yaşayanlar varsa siz de ritim bozukluğu riskinizi mutlaka öğrenmelisiniz.

HAYATİ RİSK SEVİYENİZİ BİLMENİZ MÜMKÜN

Ritim bozukluğunun çeşitli tedavi yöntemleri bulunuyor. Teşhisinde ise son dönemde yaygın olarak elektro fizyolojik çalışma (EPS) yöntemi uygulanıyor. Elektro fizyoloji çalışmaları elektrod kateterleri kullanarak ritim bozukluğunun kaynağını ve doğasını göstermek amacıyla yapılıyor. Ayrıca hayati risk seviyesini de ortaya koyabiliyor. Elektro fizyolojik çalışmada kalbin elektriki haritalaması yapılıyor. Ayrıca kalbe pil, şok pili (İCD) takılması gerekliliği ortaya konarak ani ölüm riski kontrol altına alınmaya çalışılıyor.

ÇARPINTININ NEDENİ BULUNUYOR

Kişilerde ritim bozukluğunun nedenleri teşhis edildikten sonra radyofrekans ablasyon adı verilen bir yöntemle tedavi edilebiliyor. Başarı oranı yüksek olan bu yöntemde radyofrekans dalgaları ile kalpte çarpıntıya neden olan ve normalde olmaması gereken odak ve ileti yolları yakılarak sonlandırılıyor.

Medical Park Uşak Hastanesi Medical Park Uşak Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Okan Durmaz
Medical Park Uşak Hastanesi Medical Park Uşak Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Okan Durmaz