Aşırı kilolara modern çözümler

obez, kilo, zayıflamaDüzensiz beslenme, fiziksel aktivite azlığı, sosyokültürel ve psikolojik nedenlere bağlı olarak gelişen günümüzün en önemli salgınlarından biri olan obezite, yaşam kalitesini olumsuz etkilemekle kalmayıp hayati tehlikeye neden oluyor. Diyet ve egzersiz programları ile kontrol altına alınamayan obezite vakalarında ise cerrahi yöntemler hayat kurtarıyor. Memorial Hizmet Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Op. Dr. Sibel Gelecek Geyik, “22 Mayıs Dünya Obezite Günü” öncesinde obezite cerrahisi hakkında bilgi verdi.  Aşırı kilolara modern çözümler yazısının devamı

Obeziteden kurtulmanın 5 önemli adımı

OBESITY22 Mayıs Dünya Obezite Günü. Dünyada ve ülkemizde obezite sayısı gittikçe artıyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2008 yılında obez kişi sayısı 400 milyonken 2015’te 700 milyona, fazla kilolu sayısı 1.4 milyarken 2.3 milyara kadar çıktı. Türkiye’de ise 12 yıl içinde obezite artışı kadınlarda yüzde 34, erkeklerde yüzde 107’ye ulaştı. Liv Hospital Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Serap Güzel “Obezitenin birçok nedeni vardır. Metabolik hastalıklar, genetik yatkınlık, uyku düzensizliği,  ilaç kullanımı, hareketsiz yaşam, dengesiz beslenme, fazla besin tüketimi… Ancak neden ne olursa olsun obezite ile savaşmak durumundayız. Çünkü obezite birçok hastalığın nedenlerinden biridir ya da bazı hastalıkların ilerleyişini hızlandırır. Hem sağlığı olumsuz etkiler hem de tüm dünyaya sağlık harcamalarında büyük bir yük getirir. En önemlisi kişinin yaşam kalitesini düşürür” diyor.

Önce sorunları bulup çözümlemeye çalışın

Beslenme konusunda doğruları bilip uygulayamıyorsanız bunun arkasındaki nedenleri bulmak gerekir. Duygular hayatı etkilediği gibi beslenmeyi de etkiler. Çözülmeyen problemler yeme davranışını kötü etkileyebilir, bunun için diyet öncesinde hayatınızda kötü giden bir şeyler varsa, işe sorunları bulup çözmekle başlamak gerekir. Yeme bozukluğu bir hastalıktır ve psikolog, psikiyatr ile birlikte çözülmesi gereken bir davranış bozukluğudur.

Bel çevrenizi ölçün

Bel çevresindeki yağlanma obezitenin göstergelerinden biridir.  Bel çevresi ölçüsü erkeklerde 94, kadınlarda 80 santimi geçmemelidir. Erkeklerde 94-101 santim arası artmış risk, 102 santimi geçmesi yüksek risk, kadınlarda 80-87 santim arası artmış risk, 88 santimi geçmesi yüksek risk olarak değerlendirilir. Bu risk kalp-damar hastalıkları, diyabet, hipertansiyon, karaciğer yağlanması, eklem hastalıkları başta olmak üzere pek çok hastalığa nedendir.

Obeziteden kurtulmanın 5 önemli adımı;

·         Düzenli öğün ve kahvaltı yapın: Çalışmalar gösteriyor ki düzenli kahvaltı yapan ve öğün atlamayan kişiler daha zayıf.

·         Ömür boyu spor yapın: Sadece kilo vermek için değil hayatınızın her döneminde hareketli olmalısınız, ağırlığınızı korumak bir enerji hesabıdır.

·         Bol sebze ve tahıllı besinler tüketin: Fazla protein ve yağ tüketmek vücudun yağ oranını arttırır, kalp damar sağlığınızı kötü etkiler.

·         Basit şekerden uzak durun: Şeker aldığınız tatlı, meşrubat, kolalı içecekler size hiçbir fayda sağlamaz. Basit şeker sizin obezite yanında şeker hastası olmanıza bile neden olur.

·         Stresli hayattan uzak durun: Stresten uzak durmak zor olabilir ama stresi azaltacak yollar bulmalısınız. Günlük hayatımızın olağanlığı dışında hoşunuza giden, size keyif veren hobiler edinmek bile kafanızı dağıtmaya yardımcı olacaktır.

Liv Hospital Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Serap Güzel
Liv Hospital Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Serap Güzel

AbbVie’ye en iyi işveren ödülü

AbbVie+Great+Place+To+Work+Odul+ToreniGlobal biyofarma şirketi AbbVie, Great Place To Work Türkiye tarafından düzenlenen ‘’Türkiye’nin En İyi İşverenleri 2015’’ araştırmasında Türkiye’nin En İyi İşverenlerinden biri seçildi. Great Place to Work Enstütüsü® her yıl, Türkiye ile birlikte dünyada 50 ülkede yapmış olduğu benchmark araştırması ile En İyi İşverenleri ödüllendiriyor. Türkiye’nin En İyi İşverenleri Araştırması’nın temelini çalışan odaklı yönetim anlayışı ile yüksek kurum kültürüne sahip şirketlerin ödüllendirilmesi oluşturuyor. Bu kapsamdaGreat Place to Work®, Türkiye’de üçüncüsünü düzenlemiş olduğu ‘’En İyi İşverenler’’ araştırmasının sonuçlarını 6 Mayıs Çarşamba akşamı Wyndham Grand İstanbul’da yapılan bir törenle açıkladı. Bu anlamlı gecede 20-50, 50-500, 500-2000 ve 2000+ çalışan sayısı kategorilerinde 25 şirket ödüllendirildi.  AbbVie’ye en iyi işveren ödülü yazısının devamı

Emziren anne mutluluk hormonu salgılıyor

emzirmeDünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı’nın yapmış olduğu araştırmalar sonucu, ülkemizde ve dünyada yeni doğanların anne sütü ile beslenme oranlarının çok düşük olduğunu söyleyen, Bebek Dostu Hastane Proje kapsamındaki KadıköyŞifa Sağlık Grubu Ataşehir Hastanesi Çocuk Sağlığı Hastalıkları  Uzmanı Prof. Dr. İlknur Kılıç emzirmenin bebek için olduğu kadar anne için de önemine vurgu yapıyor.  Emziren anne mutluluk hormonu salgılıyor yazısının devamı

Süt alerjisi olanlar bunları içsin

273451-child-milkSağlıklı beslenmenin temel taşlarından biri de süttür. Alıştığımızın dışında tüketilen badem, soya ve hindistancevizi gibi bitkisel sütler ise içeriğinde barındırdığı mineraller sayesinde vücut sağlığının korunmasında etkili rol oynar. Beslenme programınıza inek sütü dışında başka bir süt çeşidini eklemenin iyi bir alternatif olduğunu söyleyen Medical Park Bahçelievler Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Merve Gülünay; “Badem ve soya sütü laktoz içermediğinden rahatlıkla tüketilebilir. Hindistancevizi sütü ise cildinizin güzelleşmesini sağlar.” dedi.  Süt alerjisi olanlar bunları içsin yazısının devamı

Yaşlılar yanlış ve gereksiz ilaç kullanabiliyor

ilaç hapTürk sağlık sektörüne yenilikçi ve kaliteli uygulamalarıyla damga vuran Bayındır Sağlık Grubu kişilerin klinik bulgularına ve bireysel özelliklerine göre uygun ilacın, uygun süre ve dozda, en uygun maliyetle kullanımını tanımlayan “Akılcı İlaç Kullanımı” konusunda halkı bilinçlenmeye çağırıyor. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yanlış ve gereksiz ilaç kullanımı, halk sağlığını ve tedavi maliyetlerini yüksek oranda etkiliyor. Özellikle yaşlı hastalarda “Polifarmasi”nin (çoklu ilaç kullanımı) yaygın olması sebebiyle akılcı olmayan ilaç kullanımına sıkça rastlanıyor.  Yaşlılar yanlış ve gereksiz ilaç kullanabiliyor yazısının devamı

Kardeş kıskançlığında taraf olmayın

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi’nden uzman klinik psikolog Nazende Ceren Öksüz
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi’nden uzman klinik psikolog Nazende Ceren Öksüz

Çocuklar arasında yaşanan kardeş kıskançlığının, anne- babaların yanlış davranışlarıyla tetiklenerek ortaya çıktığını kaydeden uzman klinik psikolog Nazende Ceren Öksüz, anne-babaları, çocuklar arasında taraf tutmamaları ve eşit davranmaları konusunda uyardı. Kardeş kıskançlığında taraf olmayın yazısının devamı

200 hastalığın nedeni güvensiz gıda

Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hilal Özcebe
Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hilal Özcebe

Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hilal Özcebe gıda güvenirliliği konusunda Bilinçli Sağlıklı Yaşam Dergisi’ne konuştu. Konuşmasında denetimlere dikkat çeken Prof. Dr. Hilal Özcebe, “Üreticiden tüketiciye kadar gıda ile ilişkisi olan herkesin bireysel sorumluluğunu üstlenmesi gerekmektedir” dedi.

Her yıl 2 milyon insan ölüyor

Prof. Dr. Hilal Özcebe, “Güvenilir olmayan besinler ishalden kansere kadar 200’den fazla hastalığa neden olmaktadır. Toplumda da özellikle yenidoğan bebekleri, küçük çocukları, yaşlıları ve hastaları daha fazla etkilenmektedir. Günümüzde halen gıda ve su kaynaklı ishalli hastalıklar birçoğu çocuklar olmak üzere her yıl tahminen 2 milyon ölüme neden olmaktadır” diye konuştu.

Kalabalıklaşma ve küreselleşme yakından etkiliyor

Günümüzde dünyanın kalabalıklaşması, nüfusun önemli bir kısmının kentlerde yaşaması, seyahat olanaklarının artması, toplumların gıda tüketim alışkanlıklarının değişmesi gibi nedenlerin gıdalardan etkilenme boyutlarını etkilediğini anlatan Prof. Dr. Özcebe şöyle devam etti: “Halka açık yerlerde satılan gıdaları satın alan ve tüketen insan sayısı giderek artmaktadır. Küreselleşme, geniş yelpazedeki gıdalara yönelik büyüyen bir tüketici talebini tetiklemiş, bu sürecin sonucunda ise giderek daha karmaşık bir hal alan ve daha uzun bir küresel gıda zinciri oluşmuştur. Küreselleşmenin etkisiyle güvenilir olmayan gıdaların oluşturduğu tehdit yöresel kalmamakta, geniş kitleler etkilenebilmektedir.”

Üreticiden tüketiciye herkes üzerine düşeni yapmalı

Tarlada doğal koşullarda zararlı maddelerden arıtılarak güvenilir gıdanın üretilmesinin gerekliliğine dikkati çeken Prof. Dr. Özcebe, “Gıdanın işlenmesi aşamasında, tüketiciye sunulması sırasında hem zararlı maddelerden uzak tutulması hem de gıda hijyenine uyulması gerekmektedir. Sadece teknolojik olarak gıda güvenirliliğinin sağlanması yeterli olmayıp gıda ile ilgilenen kişilerin de gıda hijyenini sağlayacak şekilde çalışmaları gerekmektedir. Gıdanın hazırlanmasından sunumuna kadar olan süreçte çalışan kişilerin gıda hijyeni konusundaki bilgi eksiklikleri ve uygulamaları yine en önemli tehditlerden birini oluşturmaktadır. Bu sürece sadece sokakta açıkta satılan gıdalar değil evlerde hazırlanan gıdalar da dahildir. Evde yemek yapımından sorumlu olan kişilerin de gıda güvenirliğine ilişkin önemli bir yerleri vardır” ifadelerini kullandı.

Yıllık 600 bin denetim gerçekleştiriliyor

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü Gıda Kontrol ve Laboratuvar Dairesi Başkanı Dr. Neslihan Alper ise şu bilgileri verdi: “Türkiye’de yaklaşık 600 bin işletme bulunuyor. Yıllık denetim sayımız 600 bin 924. İşletmeleri sistematik olarak denetliyoruz. Ancak şikayet üzerine de denetimler yapıyoruz. Ayrıca ALO 174 hattı da bu konuda çok önemli. Vatandaşlarımız güvenmediği gıdalar için bu hatta başvurabilir” dedi.

 

Çürükleri önlemenin 10 yolu

diş fırçalamaGüzel ve sağlıklı dişlerin, estetik avantajlarının yanı sıra genel vücut sağlığımıza da olumlu etkisi olduğunu vurgulayan Bakırköy Hospitadent Başhekimi Dt. Selma Kurtoğlu, “ İhmal edilen küçük bir çürük;  kalp-damar hastalıklarına, romatizmaya, ülsere, böbrek ve karaciğer sorunlarına hatta kansere bile neden olabilmektedir. Ağız ve diş sağlığının öneminin farkındalığında olan ülkelerde diş hekimine 6 ayda bir gitme zorunluluğu varken ülkemizde böyle bir zorunluluk olmamakla birlikte 2 yılda bir diş hekimine gidilmektedir. İleride oluşabilecek sistematik rahatsızlıkların önüne geçebilmek için ağız ve diş bakımını düzenli yapmak, koruyucu ve önleyici tedavileri yaptırmak esastır. “ diye konuştu.  Çürükleri önlemenin 10 yolu yazısının devamı